Özgür Düşünce
Özgür düşünebilmeli insan ..Düşüncelerini de açıkca ortaya koyabilmeli. Hangimiz bu iki cümleyi onaylamayız?. Her birimiz arkasından koşarız .
Çeşitli platformlarda savunuruz, savunurkende mangalda kül bırakmayız. Hiç kendimize sorduk mu ? Bizim gibi her anlamda düşünmeyen kişileri ne kadar kabul ettik ve ne kadar hoşgürülü olduk? Kendimize tanıdığımız özgürlüğü tanıdığımızı hiç sanmıyorum.Benden değilsen uzak dur .
Ya beni destekle yada çek git..Bu jakoben tavırlerın nedeni nedir? Her insan insanca davranmayı hak ediyor dışlamanın anlamı ne ..İnsan hakları savunucusu olmak, düşünce özgürlüğünden yana olmak sadece lafta olmamalı.Bunları ne kadar içselleştire biliyoruz bunu sorgulamanın zamanı geldi geçiyor bile.Taraf olmakla karşıt düşünceleri yok saymak,düşmanca tavırlar içine girmek ..
Diğer yandan dinsiz,ateist ,benzeri inançsızlıklara sahip olup inançları hor görmek,bu kadar taraflı olabilmek ..sözde savunulan evrensel değerler karşısında ne kadar inandırcı olabilir?Kendimizi aldatıyoruz. Sormadan, sorgulamadan mahkemeler kuruyoruz yargılıyoruz infaz ediyoruz.. Felsefe tarihinin en önemli filozof ve öncülerinden sayılan Sokrates’e göre; bilgi doğuştan gelir. Ona göre doğru bilgi; kesin ve değişmezdir. Sokrates’e göre doğru bilgi ancak diyalektik yolu ile oraya çıkarılır…..
Yaşamı bir bütün halinde sorgulayan düşün adamları maalesef yetiştiremiyoruz ya da popülist kültür ya da sığ modernitenin tatlı sularında gösteri yapan kuklaların gösterilerinden gözlerimizi alıp gerçek değerlerin nefeslerini soluklarını duyamıyoruz… Şarlatanların hedefi günlük laf cambazlıkları ile düzeni yüceltmek ya da üretilmiş düzene rahatlıkla angaje olarak konumlarını korumaktır.
Bir müddet sonra bunlar toplumu da kendilerine benzetmeye özen gösterirler. Yoksa yaşam alanları biter. Gündelik bilgi felsefi bilginin, kaba ve anlık davranışlar toplumsal kuralların yerine geçer. Toplumsal kuralların ve köklü öğretilerin ağır yükünü taşıyamayan ve geleneklerin ve tarihin yüklediği yükü kaldıramayanlar bir müddet sonra ellerinden geldiğince toplumun bilinçaltı kaba dürtülerini hitap etmeye başlarlar. Yapacakları şey artık toplumun beynine ya da ferasetine değil daha çok anlık kaba algılarına hitap etmektir. Dedikodudan öte geçmeyen politik yaklaşımlar, küfürleşmeye varan tartışmalar. Artık toplumun gerçeği olmuştur. Düşünmüyorsak eğer hep sorar; ama cevabını yine başkalarının vermesini bekleriz..
Başkalarının belirlediği biçimde duyar, düşünür ve davranırız. Kültürel kökler, gelenek, görenek adı olan; ama içeriği ve anlamı olmayan sözlükteki kelime kalabalığıdır artık. Böyle bir toplum artık mankurttur… Mankurtların yaşları otuz elli olabilir, ama gerçek düzeyleri sizce ne olabilir……. Ha! Mankurt sahipsiz olmaz..Mankurtların hep bir yedeni, güdeni,…Koruyanı kollayanı mutlaka vardır ve olacaktır.
Lilith Venüs.